
Dünya bir yandan çevre sorunlarıyla uğraşırken, diğer yandan yeni dünya düzeninin iki devinin, yani Hindistan ve Çin’in enerji ihtiyacına yetişmeye çalışıyor. UEA Başekonomisti, mevcut durumun devam etmesi halinde çıkılması imkansız bir darboğaza girileceğini söylüyor.
Melis Kobal
ULUSLARARASI Enerji Ajansı (IEA) Başekonomisti Fatih Birol hiç olmadığı kadar endişeli. “Dünyanın yeteri kadar parası ve kaynağı var ama zamanı yok” diyen Birol, acil politikalar üretilmesi gerektiği konusunda ısrarcı. Aksi takdirde çevre ve arz güvenliği sorunlarından ve çok yüksek enerji maliyetlerinden kaçış yok. Dünya enerji arenasında bir bakıma enerji danışmanlığı görevi yürüten Viyana merkezli Uluslararası Enerji Ajansı’nın tahminleri enerjideki mevcut düzenin sürdürülemez olduğunu ortaya koyuyor. Enerjide duayen isimlerden biri haline gelen Fatih Birol söze “Korkuyorum” diyerek başlıyor ve ekliyor: “Zaman daralıyor...”
Sizi ilk kez bu kadar endişeli görüyoruz. Sebebi nedir?
Enerji sektöründe yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Aktörlerin rolleri değişiyor. Üretici ülkelerin önemi iyice artıyor. Enerji jeopolitikle iç içe geçmeye başladı. Fiyatların şimdi olduğu seviyelerin altına inmesi çok zor artık. İki dev var dünyada: Çin ve Hindistan. Bu iki ülkede yapılacak santrallerin gücü, tüm Avrupa’nın İkinci Dünya Savaşı’ndan bugüne kadar yaptığı santrallerin gücüne eşit olacak. Ve işin daha da vahimi, bu santrallerin yüzde 90’ı kömür santrali. Yani işin bir de çevresel boyutu var.
Anlatıklarınız bir hayli etkileyici. İsterseniz önce “yeni dünya düzeni” üzerine konuşalım…
Enerji piyasasında aktörlerin rolleri değişiyor. İki yeni aktörün etkinliği, üretici ülkelerin önemini geçmişe oranla daha artıracak. Dünyada ne kadar petrol ve gaz üretilecek, bu ülkeler karar verecek. Üreticiler zaten belli: Suudi Arabistan, İran, Irak, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Rusya. Batılı ülkelerdeki enerji kaynakları kuruyor. Ulusal petrol şirketlerinin rolü artarken uluslararası petrol şirketlerinin rolleri azalacak.
Söyleşinin devamını CNBC-e Business Şubat sayısında okuyabilirsiniz. |